görsel alıntıdır. |
Ne çok konuştu herkez bu konuda değilmi?
Çalışan ve çalışmayan kadını birbirine düşürdüler. Annelik gibi kutsal görevi de kariyere dönüştürdüler.
Çalışmayan anneye hangi konu da destek olundu ki çalışan anneye köstek olunuyor onu hala çözemedim.
Her yıl söylenti çıkıyor; yok doğum izni süresi uzayacak, yok süt izni artacak, yok aylık bakıcı yardımı yapılacak say say bitmez.
Sonra bakanın biri çıkıyor ordan çalışan kadınları kızdırıp, vicdan azabı yaşatacak laflar ediyor. Bir grup “evet haklı doğru söylüyor” diyor, diğer kadınlar “öyle değil” diyerek ayaklanıyor.
Bakanmış, devletmiş, kocaymış bizi anlamıyor da hem cinslerimiz çokmu anlıyor acaba?
Avm düşünün bebek arabasıyla asansöre binmeye çalışıyorum asansör geliyor içinde ortalama 30 yaş grubu kadınlar gülüş cümbüş etrafa bakınıyor. Hiçbirinin elinde çocuk ya da bebek arabası yok. Benim cins bakışlarımı görünce de kafalarını çevirip asansör kapısının kapanmasını bekliyorlar. Ve ben böyle dakikalarca bekliyor binemiyorum. Şimdi benim orda ki halimi kimin anlamasını beklemeliyim?
Neden anne düşmanı toplumuz bukadar hiç düşündünüz mü?
Çocuğu olmayan kadın çok gürültü yapıyor diye çocuklu kadının tepesine dikiliyor. “çocuğuna sahip çık ses yapmasın” diye tehdit parmakları sallıyor. Ya da tersi örnekler de mevcut; çocuklu kadın çocuğu olmayan kadına” ee işte her kadın çocuk doğuramaz” diyerek damardan vuruyor. Oysa ki sadece çocuk doğurmak değildir annelik bilmiyor.
Çalışmayan anne “ben parayı değil, çocuklarımı seçtim” diyerek çalışan anneyi eziyor. Ya da kariyeri için çalışan anne evde olan anneyi ”o kadar okudun ettin ev hanımı oldun yani” diye kınıyor.
Geçenler de haber vardı lohusa sendromun da olan yeni anne doktorların uyarısına rağmen evde yalnız bırakılmış ve kadın çocuğunu boğarak öldürmüş. Bu kan dondurucu olaya girmeyeceğim ama altında ki yorumları yazanların çoğu kadındı ve o anneye etmedikleri beddua kalmamıştı. O an anladım ki lohusa sendromuna doğum yapan kadın bile inanmıyor.
Kadın kadını bu kadar üzülebiliyorken bizlerin erkeklerden çok fazla anlayış beklememiz biraz saçma oluyor.
Bana gelince; iki çocuğumu da çalışarak büyüten bir anneyim. Sebep belli para lazım. Şanslıyım ki çocuklarıma annem bakıyor. Arada bir sabahları çocuklarımı bırakırken vicdan yapıyorum ama sonra toparlıyorum hemen “sen sadece kariyer değil annelik de yapıyorsun” ve diyorum ki kendime “ele günü boşver hatalarınla, günahlarınla sen süper bir annesin”. Kısaca kimse den birşey beklemiyor kendi motivasyonumu kendim sağlıyorum.
İster üst düzey bir yönetici olun, isterseniz çocuğunuzun bakımı için kariyerinizi bırakıp evde oturun. Yeter ki etrafla değil, mutlu olabileceğiniz birşeylerle uğraşın ve annelik kadar kendinizi de önemseyin.
Çünkü annelik kariyer değil, mutlu çocuklar yetiştirmektir. Bunun da yolu mutlu anneler den geçer.
Sizi sizden başka kimse iyi edemez.
Sevgiler,
çalışan anne daha ne fedakarlık yapsın evde oturup çocuk bakmakta bişi yok, eşşek gibi akşama kadar çalışıp birde evin işi çocukların işleri derken kendi ömrümüzü tüketiyoruz..
YanıtlaSilkimse kimseyi ezmedikce sorun yok çalısan kendi capında dertli çalışmayan kendi capında dertli sonuc olarak kadın kadını yargılıyor ve kadın kadını daha cok uzuyor
Silçok güzel bir yazı olmuş gerçekten. Yazdıklarınızın hepsine katılıyorum. Malesef durum aynı anlattığınız gibi. Çocuk doğuranı da doğurmayanı da ilginç.Bu arada benim henüz çocuğum yok ama etrafımdaki hamile kadınların saçma sapan lafları sebebiyle son bir yıla kadar çocuklardan, hamilelikten nefret ediyordum. Bir de anneliğe "kariyer" diye tanımlamak sanki anneliğin duygusal bağını, merhametini vb. yok ediyormuş gibi geliyor bana.
YanıtlaSildemek istedigim tamda bu çocugun yok ama etrafın saçma yorumları bilmiş bilmiş halleri fazla itici ve evet annelikle kariyer karıstırılmamalı bütün büyüyü bozuyorlar.tesekkur ederimmm
SilGülşahcım yazının altına ben de imzamı atmak istiyorum. Süper olmuş. Özellikle çalışan kadınların çalışmayan kadınları ezmesi çok acı. Halbuki çalışmayan kadın bence bedave amele gibi birşey. Ben de çalışmayan bir kadın olarak bu duruma her zaman üzülmüşümdür. Senin de dediğin gibi kadın kadını anlamıyor ki, erkekler anlasın. Çalışan çalışmayanı, kapalı açığı, açık kapalıyı, anne olan anne olmayanı ya da anne olmayan anne olanı ezdiği müddetçe Türkiye'de kadına verilen değer değişmeyecek, erkek egemen bir toplum olarak yaşamaya devam edeceğiz. genelleme yapmak istemiyorum ama bizim kadınlarımız birbirine düşmün ne yazık ki. Bu heryerde böyle, ister çalış ister çalışma, ister açık ol ister kapalı. Bir de lohusa sendromu haberi beni de çok etkiledi. Kadınların en zor dönemlerinden birisi olan doğum sonrası süreç bazen çok sorunlu geçebiliyor. İki çocuğum var ve ben de ikinci doğumumdan sonra böyle bir süreç yaşadım. Çok derin değildi ama benim için zor bir süreçti. İnan eşim bile beni anlamak istemedi. Psikoloğa gitmedim ama kızkardeşimin desteği ile kendimi toparlayabildim. Çok güzel bir yazı olmuş kalemine sağlık. Biraz uzun bir yorum oldu galiba kusura bakma. Sevgilerimle canım...
YanıtlaSilbegenmene cok sevindim cnm tesekkur ederimmm dediklerine sonuna kadar katılıyorum ozetle bu işte kadın kadını daha cok üzüyor.kucak dolusu sevgilerimi gonderiyorumm
SilYaa ama ama ama çok güzel ifade ediyorsun sen kendini. Bence iyi ve kariyerli bir anne olmanın yanında ilerde yazar olacaksın kitapların kapışılacak :)
YanıtlaSilbunu duyduguma cok sevindim konusarak kendimi bukadar iyi ifade edemiyorum ben yazmak yıllardır tercihim oldu yazarken bile hala bişeyler eksik gibime geliyor :) ooo kitapmı hedeflerimi biraz büyütüceğim ozaman :) cok optum seni beni inanılmaz motive ettin :)
Silo zaman kitabın çıktığında ilk imzalayıp göndereceğin kişi ben olayım :)
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBirbirini saygı duymanyan bir toplumuz biz , nüfüs artsın 3 çocuk deyip kadının sosyal haklarını vermeyen bir devlete sahibiz. Kadınların birbirini eleştireceği yerde bir olup haklarını aramaları lazım . Kimsenin hayatı kimseyi ilgilendirmez . İsteyen mecbur olan çalışır istemeyen ve gene mecbur olan çalışmaz . Herkes kendi önündeki işine baksa ahkam kesmese ortak sorunlardan bahsedilse şimdiye aya çıkmıştık zaten
YanıtlaSilaynen katılıyorum ama biz malesef onun bunun işine karısarak mutlu olan bir milletiz kendi önümüze değil genelde baskalarının önündekine içleniriz bunu aşmamız icinde cokkk emek lazım cokk sevgiler :)
SilAnnelik kariyerdir diye ağlayanların kızlarını yurt dışında çeşit çeşit okullarda okutması, olur olmadık mevkilere getirmesi de ayrı bir olay tabii... E bırak annelik etsin kariyer yapsın işte, engel olma çocuğa:))
YanıtlaSil:))) cok dogru genelde oylelerinden cıkar değilmi bu hareketler kendi yapamadıgını zamanında iyi biseymiş gibi gosterip sonra kızı varsa hepsini onda yaptırmak icin mucadele eder :)
SilBirbirimize saygımız olursa inanın yüklerimiz azalır.
YanıtlaSilHep başkalarının da sorumluluklarını üzerimize alıyoruz.
çevreden fazla etkilenmeden yaşamanız. Herşeye yetişmek zorunda değiliz aslında Sevgiler
saygı işte bütün mesele burda zaten önce bunu sağlamamız lazım gerisi çorap söküğü gibi gelecektir sevgiler..
Silannelik içgüdüsel bişey ne kariyer nede elalemin yorumuna kalacak bişey değil.Herkes kendi yavrusunu nasıl yetiştireceğini en iyi kendi bilir gerisi teferruat.
YanıtlaSilbua rada bende bloğuma beklerim
http://betushunbloguu.blogspot.com.tr/
doğru ama işte bunu algılayan bir toplumda yasamıyoruz malesef :) bloguma hosgeldin bende takipteyim ;)
SilSevgili Gülşah, seni; blog takibi etkinliği sırasında gördüm ve bloğunu ziyaret ettim. Ben bir anneanneyim, anneliği tadalı 1. için 31, 2. için 26 seneyi geride bıraktım.:)) Şimdi torunuma bakıyorum. Dilerim anneanne ya da babaannelik günlerini de doyasıya yaşarsın:)) Sevgilerimi bıraktım ve seni izninle takibe alıyorum:)) lezzetliatolye.blogspot.com.tr
YanıtlaSilNilgün ablacım hosgeldin senin blogunu zaten imrenerek takip ediyorum duana canı gönulden aminn diyorum dilerim bende senin gibi torunlarımla böyle aktif bir hayat sürerim ve yazı yazmayı hiç ama hiç bırakmam :) kucak dolusu sevgiler gonderiyorum
SilÇok güzel bir yazı olmuş,annelik zor ister çalışsın ister ev hanımı olsun insan yetiştiriyoruz sonuçta,herkes kendi çocuğuyla ilgilensin başkalarına kusur bulmasın yeter.
YanıtlaSilTeşekkür ederim ahh keşke öyle olsa :)
YanıtlaSilAnnelik çok kutsal bir iş bence. Sen de maşallah 2 tane sevimli mi sevimli çocuk yetiştiriyorsun.
YanıtlaSilsağol cnm teşekkür ederim insallah mutlu cocuklar yetiştiriyorumdur ;)
Siloff ya çalışan annelik zor yaaa ama bence de senin çocukların mutludur kiiii ay annelik gibi var mı yaaaaa dünyadaki tek gerçek meslek ve kariyer kim ne derse desin yaaaa :)
YanıtlaSilValla deep cim zamane çocukları pek bi mutsuz doyumsuz :) elimden geleni yapıyorumm :))
SilÇok güzel bir yazı olmuş. Ve can alıcı tesbit hemcinslerimiz anlamadıktan sonra erkeklerin anlamasını beklemek cidden imkansız gibi bir şey... Sevgiler :)
YanıtlaSiltesekkur ederim :) cok doğru malesef
Silgülşah inanamıyorum sen bana hep yorum yazıyosun, yazılarımı okuyosun ve ben senin blogunu yeni keşfediyorum! eşşekli mi desem, cehalet mi desem ne desem bilemedim! şansıma blogspot uzantılılı falan da diil gayet işyerinden de okuyabileceğim böylece! :) şimdi ben senin yazılarına dalayım bakalım :)
YanıtlaSilbu yazı çok çok güzel bu arada..hepimiz mutlu çocuklar yetiştirmek istiyoruz ama birbirimizi o kadar mutsuz ediyoruz ki mutlu anne = mutlu çocuk olduğunu hemencecik unutuyoruz..egolar işte!
cok güldürdün beni canım ya sağolasın olsun olsun keşfetmen bile yeterli :) cok sevindimmmm kucak dolusu sevgilerrr
SilCok guzel yazmissiniz ellerinize saglik.Ben onceden calisan anne fakat 2.cocugu olunca isten ayrilmis biri olarak ikiside zor diye soyleyebilirim.kimse birbirini kiyaslamasin bence annelik basli basina zor bir o kadarda guzel.Dogum izni daha cok uzaltilsada anneler en azindan 1 yasina kadar kendi bakabilse.sevgiler
YanıtlaSiltesekkur ederim evet keşke devletimiz yeterli sürede dogum izni versene en azından cocuklarımızı emzirip işe donebilsek ama malesef :( sevgiler
SilCok guzel dile getirmisiniz..Kaleminize saglik..
YanıtlaSil