Ağustos ayında 10 yaşına girecek bir erkek çocuğu annesi olarak söylemek isterim ki "anneler 2 yaş sendromundan korkmayın! Korkmanız gereken asıl dönem erken ergenlik dönemi" :)
Evet gülüyorum ama maalesef öyle. Ve ben son 2 senedir kara kara gerçek ergenlik dönemin de ne yapacağım kaygısı yaşıyorum.
Hele bu sıra fazlasıyla sinirli, öfkeli, atarlı ki içimden ona kadar saymasam avazım çıktığı kadar bağırıcam o derece kendimi zor tutuyorum.
Gece gayet güzel yatan bir çocuk sabah neden mutsuz ve suratı 5 karış uyanır sizce? Konu Yağız olunca tahminler giyim yönünde hep bizde. Evet ya mont kavgası yapacaktır ya da ayakkabı kavgası yapacaktır önceden gardını alıyordur küçük ergen.
Artık ikna etmek kandırmakta zor. Ödev yapıyoruz doğrusunu anlatıyorsun ama mümkün değil ikna olmuyor nerdeyse çatışmak uğruna 2 + 2 = 5 diyecek durumda. Bu durumda sakin kalmayı başarmak bizim evde zafer sebeplerinden biri oluyor. Ela nın doğumuyla birlikte ev içinde kimsenin sesi pek yükselmiyor. Çocuklara kolay kolay bağırmıyorum elimden geldiği kadarıyla öfkeme de hakim oluyorum. O kadar sinirli babamız bile gayet güzel açıklama yaparak Yağız a doğruyu anlatmaya çalışıyor ama maalesef başarılı olamıyoruz.
* 3 yaşında temiz, titiz, tertipli olan çocuğa şuan zorla el yıkatıyor zorla diş fırçalatıyoruz.
* Kıyafetlerini vakti zamanında benden daha düzenli katlayıp yerleştiren çocuk şuan üzerinden çıkardığını odasının ortasına atıyor.
* Babasının Ali Ağaoğlu kadar zengin olduğunu, her istediğinin alınacağını sanıyor ve buna da ikna edemiyoruz.
* Kendi fikirlerini kabul ettirmek için bize bilinçli olarak ceza verme çabaları hızla arttıyor. Yemek yememek, yapmasını istediğimiz şeyleri yapacağı varsa da yapmamak, çözdüğü testleride özellikle hata yapmak gibi.
* Benim kararlarım daha önemli moduna kendini fazla kaptırdı.
Peki nerde hata yapıyoruz?
* Sürekli komut veriyoruz. Diş fırçala, ellerini yıka, odanı topla vs vs...
* Bazen hala çocuk olduğunu unutup ondan çok fazla olgunluk bekliyoruz. Ki bunu da her anne baba farkında olmadan yapıyor.
* 2 yaş itibariyle çocuklarla inatlaşmayı kesmek huzurlu geleceğin ilk adımı olabilir :)
* İlk çocuk doğduğunda hevesle her şeyi aynı anda alıyor ve önüne sunuyoruz. Buna alışarak büyüyen çocuk ilerde doyumsuz oluyor. Tabi Yağız gibi bazı çocukları ayrı tutmak da gerek marka takıntısı, giyim hastalığı oyuncak sevginin önüne geçen çocuk sayısı azdır.
* Yağız bizi cezalandırırken aslında zamanın da ona kullandığımız "yemeğini yersen gidebilirsin" ya da "odanı toparlarsan çikolata yiyebilirsin" gibi cümlelerinin uygulamasını bize yapıyor.
O kadar iş stresi ya da hayat sıkıntısı arasında bazen onların da birer birey olduğunu unutabiliyoruz. Ama şöyle de bir gerçek var ki maalesef yeni nesil anne babaları ciddi zorlayacak şekilde büyüyorlar.
Peki uzmanlar 8-9 yaş çocuğu hakkında neler diyorlar;
8 – 9 Yaş Çocuğunun Psikolojik özellikleri;
8 yaş grubu çocuklar çok gelişmiş bir hayal gücüne sahiptir. Şakadan çok hoşlanır, ansızın güler, hareketli, dikkatsiz, münakaşacı aynı zamanda arkadaş canlısıdır. Eleştirilere hassastır, Gücünün üstünde işlere kalkışır. Projesini gerçekleştirmek için olağan gayret gösterirler. Karşılaştığı problemleri halletme de arzulu ve cesurdur. Gerilim boşaltıcı bazı hareketleri (gözlerini kırpıştırma, parmağım emme, mide ağrıları) görülebilir.
9 yaş grubu daha kavga-gürültü eder. Saldırganlık sözel hale gelmiştir. Gerilimini ayağını yere vurmak, baş dönmesi, kendi kendisiyle alay etmek gibi yollarla boşaltmaya çalışır. Oldukça bağımsız bir hale gelmiştir. Kendine güvenir ve kendi kendini eleştirir. Başarının önemine inanmıştır. Ödül almak için çok çalışır. Tartışmayı sever.
Ailenin Kişilik Gelişimine Etkileri:
Çocuk iyi ve kötü örnekleri ilk defa aile fertlerinden görür. Aile hayatının temeli sevgiye, güvene, bağlılığa ve karşılıklı anlayışa dayanır. Böyle bir aile yuvası çocuk eğitiminde en elverişli çevredir.
Aile etkilerini şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Anne-babanın etkisi (otorite)
2- Aileyle birlikte oturan varsa diğer yetişkinlerin etkisi (anne, dede, hala)
3- Hizmetçilerin etkisi
4- Ailedeki çocuk sayısı ve sırasının etkisi
5- Aile hayatındaki düzensizlikler. ( Anne veya babanın hastalanması, ölümü, birinin uzun süre diğerlerinden ayrı kalması, anne ve baba arasıdaki geçimsizlikler, ayrılma ve boşanmalar, üvey anne veya babanın çocuğa etkisi)
6- Çocuklar arasında ayrım yapmak
7- İlgisizlik dayak ve cezalar
8- Hatalı eğitim, sayılabilir.
Aile etkilerini şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Anne-babanın etkisi (otorite)
2- Aileyle birlikte oturan varsa diğer yetişkinlerin etkisi (anne, dede, hala)
3- Hizmetçilerin etkisi
4- Ailedeki çocuk sayısı ve sırasının etkisi
5- Aile hayatındaki düzensizlikler. ( Anne veya babanın hastalanması, ölümü, birinin uzun süre diğerlerinden ayrı kalması, anne ve baba arasıdaki geçimsizlikler, ayrılma ve boşanmalar, üvey anne veya babanın çocuğa etkisi)
6- Çocuklar arasında ayrım yapmak
7- İlgisizlik dayak ve cezalar
8- Hatalı eğitim, sayılabilir.
Kazandırılacak davranışlar:
Oyunlar toplu eğlenceler bakımından da aile çocuğa örnek olmalıdır. Piknikler, Sporlar, Okuma ve Müzik bir ailenin üyeleri arasındaki bağı kuvvetlendirir. Evde ve okulda çocukların yetenekleri, güzel davranışları, örnek ve zekice söylediği bir söz değerlendirilmeli, el becerilerinin gelişmesi için bozulan, kırılan eşya ve araçları onarmasına fırsat vermelidir. Çocuklar ve ergenler niçin yalan söylerler? Birçok neden bulabiliriz. Korku azar gibi bir takım üzücü olaylardan kaçınma arzusu, gerçeğin tam olarak ne olduğunu bilmemekten gelen heyecan, başka bir yalancıya benzeme, bencillik, gerçekte olduğundan daha mert ve akıllı, saygıdeğer görünme isteği, kuruntu gibi nedenler sıralanabilir.
Küçük yaştan başlayarak çocuğun yaptığı her yanlış işi göze batmadan önce itiraf etmesi sağlamalıdır. Tekin ve yapıcı bilgiler verilmelidir. Belki çocuğun yalanları zararsız gibi görülebilir, önemsenmezse büyüdüğünde yalanlar devam ederse karakterinin zayıflamasına neden olur. Yalancılığın alışkanlık haline gelmesinde en büyük faktör; çocukların yanında yetişkinlerin sık sık yalana başvurmalarıdır. Bu nedenle çocukların yanında büyüklerin göz göre göre yalan söylememeleri, konuşmalarına dikkat etmeleri gerekmektedir. Çocuklar büyükleri örnek alırlar. Yetişkinlerin yalan söylemekten çekinmediklerini gören çocuk zor durumdan kurtulmak için, bazen de övünmek için yalana başvurmayı alışkanlık haline getirebilir.
Kızgınlık, kırgınlık, düşmanlık duygulan; isyan etme, direnme, meydan okuma olarak görülür.
Engellenme ; Çok karşı koymalarda.
Nefret; Yalan söyleme, duyguları saklama, sinsice davranma.
Utanma ; Başkalarını suçlama, dedi kodu yapma.
Değersizlik; Hile yapma, başkalarının çalışmalarını sahiplenme .
Korku, kaygı, huzursuzluk; Patronluk taslama, zorbalık etme.
Mutsuzluk, üzüntü, ruhsal çöküntü ; Yenilgiden nefret etme, yenme gereksinimi duyma.
Burukluk, kin ; îşbirliği yapma, örgütlenme, güçsüzlük.
Engellenme ; Çok karşı koymalarda.
Nefret; Yalan söyleme, duyguları saklama, sinsice davranma.
Utanma ; Başkalarını suçlama, dedi kodu yapma.
Değersizlik; Hile yapma, başkalarının çalışmalarını sahiplenme .
Korku, kaygı, huzursuzluk; Patronluk taslama, zorbalık etme.
Mutsuzluk, üzüntü, ruhsal çöküntü ; Yenilgiden nefret etme, yenme gereksinimi duyma.
Burukluk, kin ; îşbirliği yapma, örgütlenme, güçsüzlük.
Ali ağaoğlu kısmına şiddetle katılıyorum gönlü bol çocuğun napsın 😅😅😅
YanıtlaSiltabi tabi babasının gönlü zengin :)
Silaynen gülşahçım aynı sorunlar bizdede var daha okuldan gelır gelmez başlıyoruz ama ben artık senın kadar hakım olamıyorum ve bağırıyorum sorun dersen aslında elle tutulur hiç bişey yok ama yınede oluyor ilerisinden bende çok korkuyorum inşallah en kısa zamanda atlatmamız dileğiyle tüm annelere allah kolaylık versin:)))
YanıtlaSilyok yok bayagı sakin kalıyorum bende sasırıyorum kendime :) bagırmamak icin elimden geleni yapıyorum :) kızların ergenlikleri erkeklere göre daha sakin oluyormus ela büyüsün onuda görecegiz :) allah tum annelerin yardımcısı olsun her evre bir sendrom :)
SilBenim ikiz kızlarım şu anda 10.5 yaşındalar ve hafif hafif ön ergenlik belirtileri hissediliyor.. Sakin ve empatili yaklaşım sanırım bu süreçte çok önemli :)
YanıtlaSilvalla tamda basındasınız kızların ki daha kolay geçiyor diyorlar umarım oyle olur da zorlanmazsınız yoksa 2 kızla işiniz zor :) evet empatili yaklasım cok dogru her annenin basarması için allah yardımcısı olsun :)
SilAllah sabır versin .. hep bu hormonlu yiyecekler yüzünden çocuklar erken ergenlik yaşıyor :(
YanıtlaSilvalla bana göre de öyle hakkaten hormonlu yiyeceklerin oyunu bu :)
SilAnne ve babaların dikkat etmesi gereken çok değerli bilgileri paylaşmaışsınız.
YanıtlaSilSevgiler…
Paylaşmıssınız olacaktı kusura bakmayın düzeltmek isterken yayınla onayına diğer parmağımla basıverdim afedersniz .
YanıtlaSilolurmu ne kusuru tesekkur ederim :)
SilKişilik gelişimlerinin oturmaya başladığı kendini birey olarak ispat etmenin dönemleri sanırım, kolaylıkla neşeyle atlatabilmeniz için neler mümkün? Kolaylıklar diliyorum...
YanıtlaSilzor bir süreç yasayarak araştırarak öğreneceğiz dileğim hepimiz az bi zararla bu dönemi atlatalım :) tesekkur ederim
SilBenim de ileride ihtiyacım olacak bu bilgilere. :)
YanıtlaSilinsallah gerek kalmaz canım sakince atlatır geçersiniz :)
SilKesinlikle çok daha zor. Hele bir tık yukarısı var bir de bunun. Benimkilerin biri 10 yaşına girdi diğeri temmuzda 14'üne girecek...10 yaşındaki bazen çıldırma noktasına getiriyor...
YanıtlaSil10 yaş ve sonrası beni daha çok korkutuyor o yüzden 2 yaş sendromunu ciddi anlamda kafama takmıyorum çünkü büyük çocuklara laf anlatmak çok daha zorr
SilYeni katılmış bir blogger olarak kendi blogumaz beklerim :) http://www.yakupudul.com/
YanıtlaSiltabii ki ugrarım ;)
SilBiz daha 7 yaşındayız ama şu 2+2=5 olayı bizde de var!! Gözüm korktu iyice :(
YanıtlaSil