1 - 7 Ekim tüm dünyada emzirme haftası olarak anılıyor. Amaç bebekler için en ideal besinin anne sütü olmasına dikkat çekerek her bebeğin anne sütü ile büyümesini sağlamak. Sağlık bakanlığı bir nevi farkındalık yaratmaya çalışıyor.
Hamile kaldığım an itibariyle en çok araştırdığım konulardan biri "emzirme" idi. Sütüm gelecek mi, bebeğime yetecek mi, emzirmeyi becerebilecek miyim gibi kendi çapımda bir soru soruyla mücadele ettim. Sezaryan ile doğum yapacağımı duyan bazı çok bilmişler "eyvah doğumdan hemen sonra sütün gelmez" diyerek beni çok üzmüşlerdi. Ama çok şükür öyle olmadı. 2 doğumumda sezaryen ile oldu ve ben doğumdan sonra gözlerimi açar açmaz emzirdim. Tabii ki ilk başlarda çok fazla süt gelmiyor ama doğumdan sonra ki ağız sütü ( kolostrum sütü) denilen sıvıyı bebeğin alması benim için çok önemliydi.
Eve döndüğümde de emzirme ile sıkıntım olmadı. Sadece sarılık yüzümden iki çocuğum da fazlasıyla uyuduğu için emmek istemediler ve bende ki süt birikimi ateş yaptı buda zamanla geçen bir şey. O dönemde yeni doğum yapmış annenin yanında çok fazla emzirmek ve süt ile ilgili sorular sorup, yorum yapmamak gerektiğini herkese önemle hatırlatmak istiyorum.
İlk 6 ay anne sütü alınması bebeğim tüm gelecekteki hayatını olumlu etkileyen bir eylem olarak görülmekte. Anne sütü proteinlerin, yağların, vitaminlerin ve karbonhidratların en mükemmel bileşimini içerir. Anne sütü içinde bulunan antikorlar, canlı hücreler, enzimler ve hormonlar bebekleri enfeksiyon ve hastalıklara karşı korur. En önemlisi de emzirme beslenmenin dışında anne ve bebek arasında ki yaşanılabilecek en güzel bağ olduğunu hepimiz kabul etmeliyiz. Peki anne sütünü arttırmak için bol şekerli gıdalara, kompostolara, şerbetlere gerek var mı? Kocaman HAYIR diyorum. Sadece bol içmek her şeyden önce geliyor.
Biliyorum ki etrafta bu kadar anne sütünün önemi konuşuldukça, emzirmek isteyip fakat emziremeyen anneler çok üzülüyor. Bende doya doya emziremeyen anneler arasındayım. İki çocuğumda da ite kaka sadece 5 ay emzirdim. Hatta Yağız'da çok erken işe döndüğüm için 3-4 ayda sütüm bitti. Gönlüm tabii ki 24 aya kadar emzirmek isterdi fakat doğum izinlerinin az oluşu, fiziksel yapım ancak bu kadarına yetti. Emzirme vakitlerim geldiğinde iş yerimde tüm işimi gücümü bırakıp oturup ağladığımı çok iyi hatırlarım.
İkinci çocuk da daha bilinçli olunduğu için bu kadar bunalım yaşamadım. Kendimi sadece emzirmeye de adamadım. Bilinçli olarak emzirmeyen anneler var ona diyecek sözüm bile yok. Fakat fiziksel ve ruhsal koşullardan dolayı sütü gelmeyen, çocuklarını emziremeyen annelerin yanında daha dikkatli konuşmak gerektiğini keşke herkes öğrenebilse.
Çünkü emzirmede altın kural annenin motivasyonlu bir şekilde emzirmeyi istemesinden geçer. Yani annenin morali iyi ise gerisini bebek halledecektir. Saat aralıkları koymanıza da gerek yok bebek meme istediğini her şekilde belli edecektir. Daha yeni emdi diyerek onu geri çevirmeyin.
Ve keşke emzirmeyi bu kadar önemseyen sağlık bakanlığı çalışan annelerin süt izinleri ve doğum izinleri konusunda da yardımcı olabilse diyorum.
Son olarak 3.tekil şahıslara sözüm var; ne olur etrafınızda emzirme önlüğü ile bebeğini emzirmeye çalışan annelere ayıplar gibi bakmayın ve mümkünse yorum yapmadan bulunduğunuz yeri terk edin. Stres yaratmanıza gerek yok.
Sevgiler,
Ben her yerde emzirdim ayip olan garipmis gibi karsilanmasi. Ilk oglumu 6ay diger ikisini 4er ay emzirwbildim maalesef.
YanıtlaSilAh canım benim de sütüm yetersizdi Tiroid rahatsızlığımdan dolayı. Çok üzülürdüm bu duruma hatta bunalıma bile girdim. Anne sütü cidden çok önemli. Hatta süt anneliği bile yaygınlaşmalı diye düşünüyorum sen ne dersin ?
YanıtlaSilÜzülme Gülşah'cığım senin elinde olan bir şey değil anladığım kadarıyla (anne olmadığım için bilemiyorum ama senin anlattığından çıkarttım) 5 ay da olsa emzirmişsin ya, ne yapalım kısmet...:( bu arada şahsen asla ayıplamam ben bebek aç mı kalsın? Tabii ki emzirecek bebeğini. Yıllar önce benim kız arkadaşımın bebeği vapurda avaz avaz ağlamaya başladı, kızcağız alt kata indi orası tenha oluyor diye orada emzirmişti bebeğini hiç unutmam...:(
YanıtlaSilŞansıma süt sorunu yaşamadım ben. Ama Ada'da çalıştığım için 10 ay olabildi ancak. İş yerinde sütümü sağıyordum ama bir yere kadar. annelere ve emzirmeye sözde önem veriliyor malesef...
YanıtlaSilÇok şükür ben şanslı annelerdenim. Emzirirken dana gibi olmuş daha ne emziriyorsun diyenler mi dersin, 6 aydan sonra faydası yok diyenler mi dersin.. Hatta hem düğünde hem de yılbaşında elbisem müsait değildi. Benim sıpa emmek için ısrar edince bir köşeye sırtımı dönüp eşim battaniyeyle paravan yapmıştı, elbisemi sıyırıp emzirmiştim. Bana göre ise anne sütü mamadan daha kolay, ısıtma ılıtma derdi yok, şak diye çıkarıp ağzına depiyorsun :) O emzirme esnasında kurduğun kontak anlatılmaz yaşanır. (isteyip de emziremeyen anneleri tenzih ediyorum) Ama isteyerek emzirmeyenlere gerçekten diyecek söz bulamıyorum.
YanıtlaSilkızım emmeyi bıraktı 15 ay sağdım. süt sağanlara da bir acayip bakıyorlar bunu çok yaşadım. çocuğunu anne sütünden mahrum etmek istemeyen anneye ayıplar gibi baknlar da çok. oğlum da 15 ay emzirdim, işe başlayınca bıraktık. emzirmek ne kadar rahatmış bunu anladım. biberonları kaynat. mama ısıt artı masraf....bir de tabi süt izni sorunu var. emzirin emzirin diyorlar, ücretli izin çok az veriyorlar. en az bir sene olmalı bence ücretli izin. biberona alışan çocuk emmeyi de bırakıyor. anne işteyken çocuğu ancak biberonla besliyor. ki her çalışma ortamında süt sağacak zaman ve mekan yok...
YanıtlaSilEn sinir olduğum laf emdikçe gelir lafıdır, yirmi dört saat göğsüm kanayarak emzirdim, gelmeyince gelmiyor. Metehan iki ay mama desteğiyle Bilgehan da dört ay mama desteğiyle emdiler. On beş gün hiç uyumamıştı Metehan, yavrum, ilk defa mama verdiğimde uyumuştu :)
YanıtlaSilfaydalı bir yazı olmuş, elinize sağlık =) yeni annelere okutacağım =)
YanıtlaSil