8 Eki 2019

Beden ve Beyin Dengesi


Eğer ki stres içinde yaşıyorsan bedenin iç ortamının güven ve dengede olduğunu asla söyleyemezsin. Beden stres içinde yaşıyorsa uyumla çalışma halini kaybetmiştir.
Bedenin kendisini eski düzen ve dengesine kavuşturmak için verdiği bir tepki olan stres üç türlüdür:

İlki fiziksel strestir. Bunu örnek kazalar, yaralanmalar olabilir.

Ikincisi kimyasaldır. Bakteriyel, viral hormonal dengesizlikler ya da alkol alımı sonucu vücut dengesinin bozulması gibi...

Üçüncüsü ise psikolojik streslerdir. Anne baba ayrılığı, ailede kayıplar, borçlar, trafik ve internet erişiminden uzak kalmak (hele son dönemlerde) gibi...

Bu gibi durumlarda beden ve beyin dengesini kaybeder.
Sadece düşünmek suretiyle bedeninde stres modunu açabilirsin.
Bir tehlike anında olaydan korunmanın sağlayan stres böyle bir durumda ise tamamen bedensel uyumunu bozar hale gelir. Bedenin stres tepkisini vücudunda açtın/aktive ettiğin andan itibaren onu kapatamazsan , hastalık kapında demektir.

Neden mi?
Çünkü; doğada hiçbir organizma acil durum modunda belirli bir sürenin üzerinde kalamaz.

Insan ise geçmişte canını sıkmış bir hafızasına işlenmiş bir meseleyi sadece "düşündüğü an itibariyle o olay gerçekleşiyor gibi tepki verebilen" bir beyin ve bedenle yaşamaktadır. Kişi, zamanında kendisinde stres tepkisi oluşturmuş olayı sadece düşündüğü anda!! Olay beyninde birdenbire hayat bulur ve o noktada beyni ve bedeni adeta o anı yeniden yaşıyormuş gibi aynı kimyasal tepkiyi verir.
Ne İlginç değil mi; bedenini geçmişi şartlandırıyorsun ve bedenin sadece düşünmenle dengeden çıkıyor!

Insan stres altında ;hayatta kalma durumundayken sahip olduğu büyük korteks yüzünden, sürekli manada olumsuz duygu ve düşünceler oluşturmaya başlar. Duygu ve düşüncelerse hormonal karşılıkları ile insanın kanına karışarak beden kimyasını değiştirirler.
Stres modunu açmanla oluşturduğun kimyaya bağımlı hale gelmen, bu kimyayı oluşturan düşüncelerine bağımlı hale gelmen demektir!

"Nasıl yani, ben duygu ve düşüncelerimi bağımlısı mıyım?" diye düşünebilirsin.

Aynen öyle. Beden mahallinde alıştığım ve bağımlısı haline geldiğim bu kimyayı oluşturan senin duygu ve düşüncelerindir.
Değişme zamanı geldiğinde değişemem en de işte bu bağımlılıklarındandır!!!
Alıntıdır...

Stresin, öfkenin zararlarını aslında hepimiz biliyor ve bize verdiği zararları gözlemleyebiliyoruz. Fakat öfke kontrolü sağlamakta zorluk çektiğimizinde farkındayız. Bu konuda çok fazla türden kitap ve araştırma yazısı okuyorum. Ve hepsinin sonu olumsuz düşüncelerimizin yerine olumlu, pozitif düşünceleri koymak şartına çıkıyor.

Ben bunun çözümünü her duygumu yazmaya başlayarak buldum. Yazdıklarımı okudukça ne gereksiz şeylere öfkeleniyormuşum dediğim bir çok konu oldu. Yazarak sakinleşmekte bana büyük bir artı sağladı. Duygularımı olduğu gibi kabul etmeyi ama en önemlisi de her duygunun gelip geçici olduğu gerçeğini yazarak daha iyi anladım diyebilirim. Beden ve beyin dengesini sağlamak sandığımızdan çok daha önemli diyebilirim. Önce ruhunu iyi et ;)

Bu konuda okuduğum kitapları instagram hesabımda paylaşıyorum fakat bloğumda da mutlaka tavsiye olarak sizlerle paylaşacağım.

instagram: @gulsahonen

sevgiler..



2 yorum:

  1. kesinlikle ruhumuzu esir alan duygulardan kurtulmak gerek başarabilirsek:)))

    YanıtlaSil
  2. bende sanırım herşeyi yazmaya başlayacağım öle güzel paylaşımların var ki seni takip ederken mutlu oluyorum :)

    YanıtlaSil

Okuduysan ses ver ;)

Bumerang - Yazarkafe