24 Şub 2016

Bir Türlü Mutlu Olmayan Çocuklar

çocukluk evreleri

Çocuk büyütürken kendime en çok sorduğum soru"acaba mutsuz çocuklar mı yetiştiriyoruz?"oldu. Çünkü küçükken her şeye yüzü gülen çocuk ilkokul itibariyle ne yapsan mutsuz oluyor.

Bakıyorum etrafımda Yağız ile aynı yaş grubunda olan bir çok çocukta aynı durum var. Ne yalan söyleyim bu bana teselli oluyor demek ki buda bir süreç diye düşünmemi sağlıyor. Yani panik olmaya gerek yok.

Panik değiliz tamam ama o mutsuz ise hepimiz mutsuzuz. Adam bi şeyden memnun olmadıysa ev halkını topluca mutsuzluğa sürüklüyor.
Her istediğini alamam diyorsun almazsan alma diyor surat asıyor gidiyor odasını dağıtıyor (yine kendi toplamak zorunda kalıyor)
Tablet ile oynama süren bitti diyorum başlıyor karşılık vermeye asla "tamam anne" lafı yok. Yine surat yine kapılara çarpa çarpa odaya gitmeler.
Uykusu var belli dayanamaz Yağız uykusuzluğa hadi yat istersen artık diyorum "uykuma da mı karışacaksın diyor" yine bir asi haller, yine bir kendi kendine söylenmeler sonuç yine odaya kapanma.
Bazende hiç yanıt vermiyor ben anlatıyorum öyle karşımda tepkisiz duruyor "oğlum cevap versene" tık yok. Çocuğuna vuramayan annelerin kendi saçını başını yolmaları garanti olan bir davranış şekli.
Bir yere mi yetişeceğiz illa arıza çıkaran Yağız olur. Kıyafet kavgası yapmadan asla evden çıkmaz. Çorabın bile uyumlu olması lazım ki yüzü asılmadan evden çıksın.
Sevinecek diye bir hediye alsak belki bu renk istemeyecektim neden bana sormadan aldın diyor ve 5 karış suratı ile sen o hediyeyi aldığına pişman oluyorsun. Tabii ki artık hediye almıyorum birlikte seçiyoruz daha sakin oluyor.
Bir ara bulaşık makinasını boşaltmak benim görevim dedi ve sürekli o boşaltıp yerlerine yerleştirdi ben ellediğimde kızdı bağırdı peki dedim canıma minnet geçen yine makina bitti boşaltacakmısın oğlum dedim valla bir sopa yemediğim kaldı.
Neyse ki tek kızdığı kişi biz değiliz. Kendi kendine de kızıyor resim çizmeyi becremesin ya da oynadığı bir şeyi kazanamasın kendine söyleniyor söyleniyor yine odasına gidiyor.
Bir bakıyorum ben süperim, yaparım, ederim modun da bir bakıyorum ben bunu beceremem, asla yapamam moduna geçmiş. Gaz versem bir türlü sesimi çıkarmasam bir türlü.

Hatırlıyorum da bende evde kime kızsam gider annemlerin yatak odasına kitlerdim kendimi sinirim geçene kadar yazı yazar, kitap okurdum. Tabi benim bu dönemim lisedeydi böyle ilkokulda kapı çarpacağım, anne babama ters cevaplar vereceğim mümkün değil. Ama sofrada yüzü asık çok oturduğumu bilirim. Sessizce anne babamın bana söylenmesini dinlerdim ama içimden gülmek gelmiyor neden zorla gülmemi istiyorlar diye de düşünüp dururdum. (Bu arada geçmişi hatırlama hafızam çok çok zayıftır ama bunlar gibi bazı sahneleri çok iyi hatırlıyorum.)

Yeni nesili artık iyice kabullenmiş, bizlerden farklı olduğuna inanmış bir toplumuz. Onlara göre davranmayı pek beceremesekte en azından çabalıyoruz.

Bazen Yağız gibi düşünmeye çalışıyorum. Bazen de paralama kendini zamanla normale döner diyorum. Ama bir anne olarak çocuğu mutsuz görmek huzursuz ediyor.

Bir arkadaşım böyle davranan oğlu için kendini suçladığın da ne demek istediğini anlamadım ve sordum. "Ben çalıştığım için böyle bu çocuk bana inadına yapıyor her şeyi" dedi. Hayır ev hanımı olan arkadaşımızın da oğlu böyleydi diye hatırlattım. Böyle düşünen varsa hemen vazgeçsin. Çalışan anne / çalışmayan anne diye bir şey yok. Yaşlarına göre farklı dönemlerden geçen çocuklar var sadece buna odaklanmak yeterli.

Yağız 10 yaşın da bulunduğu dönem son çocukluk denilen bir dönem internette açıklaması şöyle;
Kız çocuklarına 6-11 yaş, erkek çocuklarında 6-13 yaş arasında bu
dönemde çocuğun gelişim evresinin olmadığı, zaman zaman iniş
çıkışlarla dolu olduğu görülür. Son çocukluk döneminde giren çocuk,
dengesiz, kurala karşı olan, isyankar bir tutuma girer. Bir geçiş
dönemini oluşturan bu yaşta, bedensel ve ruhsal kaynaklı bazı temel
değişiklikler dikkati çeker. Arkadaş gereksinimi ilk çocukluk evresine
göre artmış, tek başına yada ikili oyunlar önemini yitirmiştir.
Arkadaşlar ilişkileri çocuğa, toplumsal yaşamda uyumlu bir birey
olmayı, işbirliğini öğrenirken, aynı zamanda ona, kendini ve
başkalarına saygılı davranmayı, haklarını korumayı, yarışmayı önder
olmayı, yönetmeyi, sorumluluk almayı öğretir. Son çocukluk döneminde
aşırı duyarlılığın yanında görülen bir başka özellik de, kolay
etkilenmedir. Bu dönemdeki çocuklar, kendi arzularının öteki
çocukların doğrultusunda olduğu inancındadır. Bu onların guruba kabul
edilmelerini kolaylaştırır. Yaşam süreci içinde belki de hiçbir
dönemde rastlanmayacak düzeyde kolay etkilenme, son çocukluk evresinde
görülür. (Yavuzer, 1999; Schenk ve Danziger 1977)

kaynak

Bunları özellikle yazıyorum ki aynı süreçten geçen çocuklarınız varsa bilin ki yalnız değilsiniz ve asla bizim yüzümüzden böyle değiller. Yapabileceğimiz tek şey nasıl sabırla uykusuz gecelerin bitmesini, kendi kendine yemek yiyebilmesini, yürümesini, konuşmasını, büyümesini beklediysek bu dönemin de geçip gitmesini öyle bekleyeceğiz.

Sevgiler,
İnstagram; @gulsahonen

44 yorum:

  1. Allah sabır versin. benim oğlan 7 yaşında başladık isyanlara aynen.
    yeni nesil çocuklar böyle isyanlardalar hep. yediklerinden içtiklerinden mi oluyor böyle bu çocuklar. çok uyaran var çocukların beynini. ondan böyle oldular sanki. biraz da rahat büyütüyoruz. İnşallah ön ergenlik ve ergenliklerini en kolay şekilde atlatırlar. Allah yardımcınız olsun bizim de . sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yedikleri içtikleri,teknoloji hepsi etken :) aminnn :) sevgiler

      Sil
  2. hem icime su serpildi hem de 6-13 yas diye okuyunca bir fenaliklar geldi :)
    benim de hep soyledigim bir söz bu "oglum mutsuz insan olma mutlu olmayı ogren" ve "oglum b"ak bunlara bunlara sevinecegine simdi buna uzuluyosun, lutfen boyle yapma" bıdı bıdı.. bak varmis bunun da bir sebebi..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. anlamak pek işlerine gelmiyor akışına bırakmak lazım :)

      Sil
  3. Ah biz de Deniz'le yaşıyoruz mutsuzluk sorununu. Ama bazen çıldırtacak derecede. Dediğin gibi biz ilkokuldayken bilmezdik anneye-babaya çemkirmeyi. Bunlar çok fenalar çookkkkk.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hepside böyle gerçekten umarım kısa sürer :)

      Sil
  4. Bazı durumlarda elimiz kolumuz bağlı, öylece kalakalıyoruz işte. Ne yapsan olmuyor, en iyisi üstüne gitmeyip rahat bırakmak. Bir süreç ise bize tek eşlik etmek düşüyor. Bazı durumlarda bu süreç bitmiyor, yada ilerleyen yaşta yine ortaya çıkıyor. O da depresyon dediğimiz illet. Umarım herşey yoluna girer :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. depresyon ugramasın yeter gerisi zamanla çözülecek dönemler ;)

      Sil
  5. Selamlar
    benimde oğlum 7 yaşında
    bazen bizde de oluyor, tv kapa, internet bitti ödev başına dediğimizde bir isyanlar bir isyanlar...
    bu süreç en sancısız şekilde geçer inşallah :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 6-7 de başlıyor işte bu dönem :) artarak devam ediyor ve bitecek inşallahhhhhh :)

      Sil
  6. off aynı o dönemde benim oğlum da böyleydi geçiyor tabi ama yerine bu sefer ergen psikolojisi ve atarları başlıyor kurtuluş yok yani :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yok yok umudum kalmadı artık sağlıklı olsunlarda falan diyerek teselli oluyorum :)

      Sil
  7. Ah güzel arkadaşım bu yorumu çok içten yazıyorum sanmaki bu günler geçip unutacaksın emin ol ileride bu günleri arayacaksın. 18 li yaşlarda tamam anne yoldayım az kaldı kapıdauım anne deyip iki dklık yolu üç saatte gelecek . Tamam dediği şeyi belki yirmi defa soyleyeceksin yinede tamam dedikya niye bu kadar streslisin denecek. Sinirden kapıları kırmak isteyeceksin o gayet sakin battaniyesine sarılıp tv bakacak . Büyüdükçe. Eski günleri arayacaksın...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet canım artık hiç umudum kalması :) büyümek zor iş desene sabırla çözeriz ne olcak ya demek istiyorum :)

      Sil
  8. Offf bende de var ve artık onun mutlu etmeye çalışmaktan ben mutsuz geziyorum :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. birde öyle bisey var onu memnun edeyim derken hakkaten enerjisi kalmıyor insanın :)

      Sil
  9. Ne sendrommuş bu arkadaş yeni nesilde. Valla bizim çocukluğumuzda yaşasalardı naparlardı acaba? Telefon yok, tablet yok, bu kadar bilinçli anne yok. Ne güzel de büyümüş gitmişiz işte. (Gerçi güzel kısmı göreceli olabilir)
    Yaşarken zor ve yıpratıcıdır ama geçecek be Gülşah. Asla kendini suçlama, belki de çocuğun yapısı öyle. Sonuçta anne baba olarak bi yere kadar şekillendirebiliriz. Hem bak bilim de bizden yana :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bizim çocuklugumuzda yaşasalar daha iyi olurdu aslında bakma teknoloji bunların ayarını bozdu :)

      Sil
  10. bana tablo o kadar tanıdık geldi ki :)) yalnız tam rahatlamıştım bu da bir dönem diye siyah kuğunun yazdıkları alt üst etti beniii :))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))))) çok güldümmm ya bende de aynı etkiyi bıraktı desem yalan olmaz kabullensek iyi olcak sanırım

      Sil
  11. Çocukluğumuzun özelliklerini çocuklarımızda gözlemleme arzumuz artık biraz hayal oldu gibi. Son 10-15 yıl değişim çok hızlı oldu. Ama her şey değişti. Biz kendimiz bir adapte olma süreci geçirirken, çocuklarımızı da daha iyi anlama sorumluluğu da arttı. Tv nin, çizgi filmlerdeki subliminal ögeler reklamlardaki dayatmalarla bu değirmene çok su taşıdığını görüyorum. Dostumuz/dostlarımız varsa şanslıyız. Sevgi alışverişinin yoğun olduğu ortamlar büyüklere de küçüklere de en iyi geliyor...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet etkenlerin başında teknoloji geliyor sonra paketli gıdalar sonuç boyle donemler işte neyse ki tüm anneler bilinçli davranıyor artık bu iyi bir şey ;)

      Sil
  12. 2 yaş sendromu, 6 yaş sendromu, 12...18... :( annemin dediği bir laf " analar neden erken kocuyor, evlatlardan" der... doğrumu? Ama anne yükü hep bir tık fazla...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. doğru doğruuu :) çocuk yaşlandırırmı gençleştirirmi bir irdelemek lazım :)

      Sil
  13. Çok zor bir süreç allah yardım etsin. Ergenliğe giriyorumun önden çığlıkları gibi ,sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bağıra bağıra giriyorlar artık ergenliğe :)

      Sil
  14. Sabır en büyük ilaç kesinlikle (:

    YanıtlaSil
  15. tüm çocukların geçiş süreçleri aynı arkadaşımın torunu da bu yaşlarda aynı davranışları sergiliyor.
    Bazen bir çeşit doyumsuzluk mu diyorum doğdukları andan itibaren fazlasıyla her şeye sahipler ve hep daha,daha şeklin de ilerliyor ve tatminsizleşiyorlar, sizler (benim çocuklarım da )armağanları ödül gibi ya da özel günler de alıp kıymet biliyordunuz , eşyalarınız kıymetliydi ,anne -baba büyüklerin dediği öncelikli olan son jenerasyonsunuz :))) şimdi çocukların ebeynleri; anne baba ve dijital dünya:))) bundan sonrakiler nasıl olur bilemiyorum:))
    Samimi sevgi her durum da onların yanın da olacağınızı bilmelerini sağlamak ,güvendiğinizi hissetmeleri bunları yaşarlarsa ne kadar atarlı olursa olsun bir gün teşekkür ederim anneciğim dediklerini göreceksiniz. Sevgi ve güven çocukları özlerinden asla kopmamalarını sağlar.
    Kendini hiç bir şekil de suçlama sakın ortama ucundan ayak uydur:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bundan sonraki nesilden tırsmak gerekli abla gidişat bunu gösteriyor :) doyumsuzlar gercekten belki bir çok şey istemeden önlerine sunulduğu içinde böyle olabilir sebep ararsak sebep gercekten cok fazla.

      Sil
  16. Ay ben yandım o zaman. Şimdiden isyancı benimki. İnatçı bi de. Her dediğimizi yapsınlar da istemeyiz ama. Kendi fikri olsun,savunsun isteriz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))) inatta girdimi işin içne vur patlasın çal oynasın geçecek napalımm artık

      Sil
  17. hepimiz yaşıyoruz ve hatta yaşadık biz çocukken de

    YanıtlaSil
  18. ahh ahh anne baba olmak gerçekten zor zanaat.

    YanıtlaSil
  19. Ne kadar okursam okuyayım tecrübe etmek başka türlü olacak galiba.Elbet yaşayarak öğrendiklerimiz olacak ama böyle tecrübeli dillerin söylediklerine de kulak vermek güzel, motive oluyor insan.
    Ayrıca o sırıtkan kıza bakınca sanki dünyanın en mutlu insanını görüyorum ben^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. eminim senin ufaklıkta başka bir jenerasyon olacak her sene doğan çocuklar bakıyorum bir öncekilerden daha farklı senin yaşadıklarında bambaşka bir tecrübe olacak. Aaa o kızçe çok mutlu o daha girmedi öyle mutsuzluk dönemlerine :))

      Sil
  20. Oluyor sevgili Gülsah ben iki oglumda da yasadim kücük oglum 9 yasinda onunki devam ediyor. Ardindan da ergenlige giriyorlar zaten bu çocuklarin dönemleri hiç bitmez. Mecburen biz sabir gösterecegiz. Çok zor ama yapacak bir sey yok.sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ergenlik bittimi de evlenip gidecek ama bırakmam 40 yaşına kadar oturtucam dizimin dibinde :)))

      Sil
  21. Ya icin rahat olsun hepsi böyle. Benimkilerde de bir itiraz bir itiraz sorma gitsin. İmdat diyesin geliyor bazen. Anlatmaya çalışmaya Yoruldum zaten anlatsanda o ne derse o
    Erken ergenlik sanirim

    YanıtlaSil
  22. Günümüz çocuklarının hepsi böyle sanırım.

    YanıtlaSil

Okuduysan ses ver ;)

Bumerang - Yazarkafe